Ümraniyespor – Galatasaray maçı kaleme alındı

MEHMET DEMİRKOL: OKAN BURUK ÜLKÜ MERKEZİ BULDU

Aslında Torreira ve Oliveira varken yanlışsız genişleyerek baskıyı kırmak çok kolay olabilirdi. Lakin bunu yapmadılar. Müthiş bir pas kusuru sarmalına girdiler. Tekrar de Ümraniye bir savunma yanılgısıyla Seferoviç’e net bir baht armağan etti. Bundan da yararlanamayınca iş tahlilsiz kaldı.

MEHMET DEMİRKOL: OKAN BURUK ÜLKÜ MERKEZİ BULDU

İkinci yarıda Mertens Akbaba değişikliği ile başlamak doğruydu. Galatasaray oyunu aldı. Lakin bu defa de atakta genişleyemediler. Boey ve Aanholt iç koridorda kalıyordu ancak Yunus ve Kerem de… Stoperlerin birbirine yakın olması üzere. Az da olsa bu koridor paylaşımını içli dışlı gerçek yaptıklarında da bu sefer çizgiye inemediler.

MEHMET DEMİRKOL: OKAN BURUK ÜLKÜ MERKEZİ BULDU

Mertens’in solda topu aldığında bir iki kere Aanholt’u çizgiye gitmesi konusunda uyarışı herhalde sizin de dikkatiniz çekmiştir. Emre Kerem değişikliği bu düşünceyi gidermek üzerineydi sanırım. Belirli oranda sonuç da getirdi. Gomis’i merkezde birebir bırakabildikleri seçkin anlardan birinde Aanholt’un çizgiden içeri ani dönüşüyle maçı kurtardılar. Gomis’in vuruşu sahiden olağanüstüydü.

MEHMET DEMİRKOL: OKAN BURUK ÜLKÜ MERKEZİ BULDU

Okan Buruk ülkü merkezi buldu. Artık kanatlardaki 4’lüyü daha efektif, oyunu genişletecek bir rol paylaşımına ikna etmesi gerekiyor. Bunu yapamazsa olmaz. Yaparsa ne ala.

SERKAN AKCAN: İRTİBAT SIKINTISINA RAĞMEN

Galatasaray savunması yalnızca birinci yarıda tam 26 top kaybı yaptı. Bu çok yüksek bir sayı. Yalnızca bu sayıya bakarak Galatasaray’ın neden oyun kuramadığını, rakip alana yerleşemediğini anlayabiliriz. Her ne kadar Gomis’in harika golü geceyi kurtarsa da Galatasaray’ın en büyük probleminin bölgeler ortası temas olduğu gerçeğini başta Okan Buruk kabul etmeli.

SERKAN AKCAN: İRTİBAT PROBLEMİNE RAĞMEN

Geri dörtlü topu öne taşırken çok kusur yapıyor, bu durum Torreira’yı da değersizleştiriyor. Torreira kalitesiyle öne gittiğinde bu kere Emre Akbaba grubu hamleye bağlayamıyor. Mertens geldiği andan itibaren Emre ruhsal olarak teslim bayrağını çekmiş üzere oynuyor. Ümraniye karşısında da en sırıtan performans Emre’ye aitti.

SERKAN AKCAN: TEMAS SIKINTISINA RAĞMEN

Ümraniye Fenerbahçe’ye yaptığı baskının benzerini öndeki 3 atlet forvetiyle yapmayı başardı ve Galatasaray’ı bol bol top kaybına zorladı. Değişik olan Okan Buruk da maçın birinci 15 dakikasında bunu kendi oyuncularından bekledi. Bu baskıyla Ümraniye stoperlerinden kazanılan iki topla net denebilecek konumlar üretildi.

SERKAN AKCAN: İLİŞKİ PROBLEMİNE RAĞMEN

Ne var ki, Seferovic’in sol ayağına düşürdüğü konumda topu neden kaleye vurmadığıyla ilgili pişmanlığı uzun müddet İsviçreli santrforu rahat bırakmayacak üzere görünüyor. Maçın tekrarını izlediğinde etrafında tek bir tehdit ögesi yokken Emre’ye pas atmanın ne kadar anlamsız bir aksiyon olduğunu fark edecektir. Çünkü Emre topa ulaşsa bile ofsayt olacaktı.

SERKAN AKCAN: TEMAS PROBLEMİNE RAĞMEN

Okan Buruk’un, Kerem’e birinci hafta Antalya karşısında Seferoviç’e tanıdığı krediyi tanıması beklenebilirdi. Galatasaray ön alana yerleşmeye çalışıp forvetlerinden bir mucize beklerken Kerem’in çıkıp Emre Kılınç’ın girmesi işleri düzeltmedi. Ta ki Gomis’in 86’daki enfes golüne kadar. Gomis tıpkı Antalya maçında olduğu üzere Seferoviç’in bitiremediği ne kadar atak varsa hepsini tek bir duruma sığdırdı ve maçı bitirdi

METİN KARABAŞ: GOMIS’TEN ALTIN GOL

Üçüncü haftanın açılış maçında Galatasaray, Ümraniyespor’a konuk oldu. Atatürk Olimpiyat Stadı’ndaki çabaya Sarı-Kırmızılılar bir evvelki müsabakadan farklı olarak sakatlığı bulunan Midtsjö-Torreira değişikliği ile başladı.

METİN KARABAŞ: GOMIS’TEN ALTIN GOL

4.dakikada Seferovic savunmanın yanlışı sonucunda kaptığı topta kendi vurmak yerine Emre Akbaba’yı düşünüce Galatasaray net bir gol bahtından yararlanamadı. İki kadro da birinci kısımda önde baskı ile başlarken fazlası ile yapılan pas yanlışları dikkat çekti. Bilhassa Galatasaray bu kısımda oyun kurmakta zorlandı. 17’de Del Valle vurdu top üstten auta gitti. Birinci 45 dakika boyunca kadro oyunundan çok uzan olan Galatasaray alanda bir varlık gösteremedi. Oyuncuların saha içerisindeki rahat tutumları da dikkat çekti. Birinci yarı golsüz beraberlikle sonuçlandı..

METİN KARABAŞ: GOMIS’TEN ALTIN GOL

Okan Buruk ikinci yarıya Emre Akbaba- Mertens değişikliği ile başladı. Sarı-Kırmızılılar ikinci 45’te daha organize ve agresifti. 50. dakikada Kerem ortaladı, Seferovic dokundu direkten dönen topu tamamlamak isteyen yıldız oyuncu dışarı yolladı. 53’te Boey kusursuz vurdu, Serkan tıpkı hoşlukta çeldi.

METİN KARABAŞ: GOMIS’TEN ALTIN GOL

Buruk’un kadrosu, Mertens’in ataktaki tesiri ile rakibini kendi yarı alanına hapsederken, Ümraniye geri çekilmek zorunda kaldı. Baskısını her geçen dakika artıran Galatasaray, son vuruşlarda başarısız oldu. 80’den sonra ise Okan Buruk’un grubunun temposu düşmeye başladı. 86. dakikada Gomis ceza alanı dışında altığı topa döndükten sonra çok sert vurarak tribünleri ayağa kaldırdı: 0-1. Galatasaray güç da olsa kazanmayı başardı.

OĞUZ DİZER: DRAGA SEFEROVIC, MERCI GOMIS…

Galatasaray dün gece olmadık fırsatları kaçırdı, kulübede Gomis düzgün ki vardı. Beklenen bedellerde performans örneklemeyen futbolcu sayısı da fazlaydı. Bunların içinde ‘golcü markası’ hamili Bosnalı ziyadesiyle göze battı. Attığı gollerle değil, kaçırdıklarıyla tabi!

OĞUZ DİZER: DRAGA SEFEROVIC, MERCI GOMIS…

Sevgili Seferovic rakipler için de olma lütfen ŞEKERovic! Üç haftadır rakip savunmalar için şekerden farkın yok inan. Hele hele dün gece! Kaleci Serkan ile karşı karşıyasın. Uzak, yakın, üst direğe plase yapsan, kırıntı üzere olduğu yerde kalacak kaleci Serkan. Halbuki yüzde 100 gol fırsatında asistçiliğin tuttu, hem de markajdaki adama! Top gitti dışarıya. Bir de direğe çarptırdığın top var 50’de. Atamadıkça kırıntıyı düzgünce büyüttün ve taş üzere somun ekmek yaptın. Kerem, Yunus, Oliveira şutları yalnızca kaleci çalıştırma kıvamında olup, Boey vuruşu ve öbür denemeler ise ısınmış Kırıntı mükemmelliğiydi.

1.

OĞUZ DİZER: DRAGA SEFEROVIC, MERCI GOMIS…

Sevgili Seferovic rakipler için de olma lütfen ŞEKERovic! Üç haftadır rakip savunmalar için şekerden farkın yok inan. Hele hele dün gece! Kaleci Serkan ile karşı karşıyasın. Uzak, yakın, üst direğe plase yapsan, kırıntı üzere olduğu yerde kalacak kaleci Serkan. Meğer yüzde 100 gol fırsatında asistçiliğin tuttu, hem de markajdaki adama! Top gitti dışarıya. Bir de direğe çarptırdığın top var 50’de. Atamadıkça kırıntıyı yeterlice büyüttün ve taş üzere somun ekmek yaptın. Kerem, Yunus, Oliveira şutları yalnızca kaleci çalıştırma kıvamında olup, Boey vuruşu ve başka denemeler ise ısınmış Kırıntı mükemmelliğiydi.

Futbol doğruları, taktik, teknik, pas, plan, projeden fazla Galatasaray birinci yarı ‘çarpışan otomobil’ oyunu misali telaşta! İkinci yarı daha toparlansalar da, Gomis olmasa yandılar ha!

Kerem’in de gün geçtikçe Galatasaray sevdalılarını verem etmeye yanlışsız yol aldığını söylemeliyim. Savunma da kusur tutkusundan asla taviz vermiyor! Demek ki, daha da ağır mesai ve konsantrasyon gerekiyor. Tin tin tini küçük hanım ne derseniz deyin Gomis’i seviyor canım. 88’de Bunalımsaray’ı tekrar yedekten gelip canlandıran ve attığı golle Aslanların umutlarını katlayan, Fransız’a merci çok merci değil mi: 0-1.

DENİZ ÇOBAN: 3 KONUMDA HAKİKAT KARAR

Oyuncuların güzel niyetli olmaları hakem takımının işini kolaylaştırdı. Ali Şansalan oyun mühletince maçın gidişatını etkileyecek değerli bir kusur yapmadı. Kimi faul ve sarı kart yanılgıları dışında tartışmalardan uzak bir maç yönettiği kanaatindeyim. Maçta 3 penaltı beklentisi vardı.

54’te Torreira’nın şutunda top Glumac’ın koluna çarpınca Galatasaraylılar penaltı beklediler. Top Ümraniyeli oyuncunun bedenine kapadığı sağ koluna çarparak kornere gidiyor. Bedeninden açıkta olan sol koluna çarpmıyor. Münasebetiyle hakemin korner kararı doğruydu.

61’de Mertens’in şutunda top yeniden Glumac’ın eline geldi. Glumac’ın kolları doğal pozisyondaydı ve dizinden seken top eline çarpmıştı, devam kararı doğruydu.

62’de Abdülkerim, Bettaib gayretinde bu sefer Ümraniyeliler penaltı bekledi. Lakin bu olağan bir ikili çabaydı ve hakemin devam kararı doğruydu.